8 MART DÜNYA KADINLAR GÜNÜ ÖZEL SÖYLEŞİSİ

8 Mart Dünya Kadınlar günü özel söyleyişimizde Öz İletişim İş Sendikası Başkan Yardımcısı Avukat Zinet Özlem Akgüç ile ‘İş hayatında kadının yeri’ konulu söyleyişimizi gerçekleştirdik. Özlem hanıma sorularımızı içtenlikle yanıtladığı için teşekkür ederiz.

Özlem hanım sizleri tanımayan okurlarımız için kısaca kendinizi tanıtabilir misiniz?

1985 Antalya Elmalı Doğumluyum.  Yörük kızıyım. İlkokul ve ortaokulu Elmalı’da, Liseyi Antalya’da, Üniversiteyi ise İstanbul’da okudum. Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi 2009 mezunuyum. Üniversite yıllarımda Motorsporları Hakemliği olarak başladığım hobime, Profesyonel Ralli Yarışçısı olarak Ford Takımında CoPilot olarak görev yaptım. Türkiye’de yurt dışında yarışlara katılım sağladım ve bu alanda pek çok derecem mevcut. Milli sporcuyum. Profesyonel olarak ata biniyorum ve Geleneksel okçuluk yapıyorum.

2010 yılında Antalya’da kendi ofisimde başladığım avukatlık kariyerime, 2013 yılında Türksat Genel Müdürlüğü A.Ş.’de devam ettim. 2015 yılında Mülga Başbakanlık bünyesinde danışman olarak çalıştım, 2016 yılından bu yana da Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nda geçici olarak görev yapmaktayım.

Çeşitli Sivil Toplum örgütlerinde Ankara Temsilciliği görevi yürüttüm, halen daha mütevelli heyeti üyesi olarak devam etmekteyim. Suriye başta olmak üzere, Afrika’nın birçok bölgesi, Bangladeş Arakan kampları ve Balkanlar’da insani yardım faaliyetlerinde bulundum.

2014 yılında Hak İş Konfederasyonuna bağlı olarak Öz İletişim İş Sendikası’nı kuran 10 kurucu üyeden biriyim. Daha önce Sendikamızın Disiplin Kurulu üyesi olarak görev yaptım, son Genel Kurulumuzda ise Sendikamızın Amatör Genel Başkan Yardımcısı olarak seçildim. Sendikamızda, sosyal ve kültürel faaliyetler, işkolu çalışanları ile ilgili yasal düzenleme çalışmalarını izleme, üyelerimizin özlük ve hukuksal mağduriyetlerini gidermek amacıyla gerekli hukuksal desteği sağlama, Sendikal örgütlenme ve Toplu İş Sözleşmelerinin yürütülmesi için çalışmalar yapıyorum.

Özlem hanım yıllardır çalışma hayatının içindesiniz. Ayrıca sendikal faaliyetlerde bulunmanızdan dolayı gerek kamu gerekse özel sektör tarafında çalışan kadınların koşullarını kadın gözüyle gözlemleme imkanına sahipsiniz. Sizce ülkemizde kadınların çalışma koşulları konusunda ne düşünüyorsunuz?

Kadınların sahip olduğu haklar ülkelerin gelişmişlik seviyesinin bir göstergesidir. Bu anlamda kadınların işgücüne katılımı, sürdürülebilir kalkınmanın önemli bir unsuru olarak hem teorik hem de politik nedenlerden dolayı önemli bir husus olarak kabul edilmekledir. Çalışma hayatı kadınlara sadece ekonomik özgürlük sağlamamakta, bunun yanı sıra özgüvenlerini ve toplumsal saygınlıklarını arttırmakta, aile içindeki konumlarını da iyileştirmektedir. Kadınların işgücüne katılımında yasal açıdan herhangi bir ayrım olmamasına rağmen, toplumun kadına yüklediği rol gereği aile yaşamındaki sorumlulukları her zaman erkeklere göre daha ağırdır.

Kadınların her ne kadar tamamı işgücüne katılmasa da ülkemizde ve tüm dünyada toplam işgücünün neredeyse yarısını oluşturan kadınların yönetim kademelerinde yeterli düzeyde temsil edilmediği de kabul etmekte zorlandığımız başka bir gerçektir. Bu gerçeklikte Sendika Başkanımız Mehmet Nur Güllüoğlu’na ve bağlı olduğumuz Hak İş Konfederasyonu Başkanımız Mahmut Arslan’a biz kadınlara temsil yetkisi verdikleri ayrıca teşekkür ediyorum.

Kadının toplum içindeki dezavantajlı konumuna neden olan ayrımcılıkların ortadan kaldırılabilmesi için gerekli önlemleri almak adına Sendika olarak yapmış olduğumuz Toplu İş Sözleşmelerinde (TİS) ve yetkili olduğumuz işyerlerinde yaptığımız görüşmelerde, kadın işçilerimizin hak ettikleri izin haklarının kullandırılması, daha fazla sosyal güvence alabilmeleri, daha  iyi ücret, daha iyi çalışma koşullarını sağlaması için, kadın işçilerimize işyerinde saygı gösterilmesi için uğraşıyoruz.

Öz iletişim iş sendikası olarak toplu sözleşmelerde Kadın ayrıcalığına kanuni ayrıcalıkların yanında birtakım şartları da işveren ile gündem yapıyorsunuz. Yapılan bu çalışmalar hakkında bilgilendirme sağlayabilir misiniz?   

Bu konuda Sendikam ile gurur duyuyorum çünkü Türkiye’de birçok işyerine örnek olabilecek konularda iyileştirmeler yaptık. Bazılarından kısaca bahsedecek olursak;

  • Doğum yapan annenin işten ayrılmak istemesi durumunda ‘annelik teşvik ikramiyesi’ verilmesi
  • Biliyorsunuz ki doğum yapan kadınların eşinin desteğe ihtiyacı vardır. Bu sebeple eşi doğum yapan erkek çalışanın da doğum izni süresinin arttırılması
  • Doğum yapan çalışana veya eşi doğum yapan çalışana 1 maaş ikramiye verilmesi
  • Kanunda doğum izni biter çalışana ilk altı ay 3 saat, ikinci altı ay 1,5 saat olan süt izninin, 24 ay süreliğine 3 saat olarak verilmesi
  • Kadın çalışanların fazla olduğu işyerlerinde kreş imkanı sağlanması gibi haklar.

Bu haklar sendikamız tarafından yetkili işyerlerinde imzalanan TİS ile kadın emekçilerimize sağlanmıştır.

Hak İş Konfederasyonumuzun Kadın Komitesine iye 170 Bin Kadın üyemiz var, Sednikamızın Genel Başkan Yardımcısı Fatma Zengin Hanımın, Hak İş Kadın Komite Başkanı olması Sendikamız açısından da gurur kaynağı olmuştur.

Hak İş Konfederasyonumuz, ‘Fıtratta Farklılık, Haklarda Eşitlik bilinci’ ile hareket ediyor. Bu temelde;

  • Kadınların bilgi, beceri ve yetkinliklerinin geliştirilmesi için eğitimler düzenliyoruz,
  • Çalışma hayatına ve sendikal hayata katılımlarını arttırıyoruz.
  • Çalışma hayatında kadına yönelik ayrımcılık ve şiddetin önlenmesi için mücadele ediyoruz.
  • İş yerlerinde mobing (psikolojik taciz) e karşı önlemleri arttırma çalışmaları yapıyoruz.
  • Kadınların kayıt dışı istihdamının engellenmesi için gerekli önlem mekanizmalar geliştiriyoruz.

 Son olarak Kadın çalışanlarımıza mesajınızı alabilir miyiz?

Hayatın yükünü omuzlarında taşıyan, elinin emeğini gözünün nuru ile birleştiren, küçücük yüreklerine kocaman sevgiler sığdıran ‘Güçsüz Bedenlerin Güçlü Kahramanları Kadınlarımıza Selam Olsun.’ Eksik Olmasınlar, Hep Var Olsunlar, Gelsinler Birlikte Hareket Edelim.

Röportaj: Muhsin Kemikli
Öz İletişim İş Sendikası
Kültür Komitesi Başkanı